KARBON GÜMRÜĞÜ: YEŞİL POLİTİKALARIN EKONOMİK TUZAĞI


 

KARBON GÜMRÜĞÜ
“Yeşil Politikaların Ekonomik Tuzağı”

Dünya, “yeşil dönüşüm” adı altında yeni bir ekonomik savaşın eşiğinde. Küresel sistem, çevre koruma ve sürdürülebilirlik kavramlarını ahlaki değil, ticari bir silah haline getirdi.
Artık karbon salınımı yalnızca bir çevre meselesi değil, ulusların ticaret kapılarında uygulanan bir vergi mekanizmasıdır. Bu mekanizma, “iklim adaleti” söylemiyle paketlenmiş yeni bir ekonomik denetim aracı olarak işliyor.

“Karbon gümrüğü” adıyla uygulanan bu sistem, sanayi üretimini değil, ülke egemenliğini ölçüyor. Bir ülke ihracat yaparken, artık ürünün fiyatı kadar karbon izi de değerlendiriliyor.
Zengin ülkeler, “karbon düşük üretim” bahanesiyle kendi sanayilerini koruyor, gelişmekte olan ülkeler ise karbon borçlusu ilan ediliyor.

 

Yani karbon, modern çağın görünmez gümrük duvarı haline geldi.

Yeşil ekonomi çağında bile adil rekabet ortadan kalkıyor. Avrupa Birliği’nin Karbon Sınır Mekanizması (CBAM), çevre politikası olmaktan çok ticari üstünlük aracına dönüştü.
Bir ülkenin sanayi altyapısı karbon yoğun diye cezalandırılırken, gelişmiş ülkelerin tarihi kirliliği “yeşil sertifikalarla” affediliyor. Sonuçta çevre temizlenmiyor, sadece kirlilik hakkı parayla satın alınabiliyor.

Bu düzen, “sürdürülebilirlik” maskesiyle yürütülen ekonomik feodalizmdir.


Küresel enerji, çelik, tarım ve lojistik sektörleri artık karbon kotası üzerinden yeniden şekilleniyor. Bir ülke üretim yapmaya kalktığında, karşısında artık rakip firmaları değil, yeşil bürokrasiyi buluyor. Sermaye akışı, çevreci görünüm altında politik yönlendirme aracına dönüştü. Geleceğin ticaret savaşları, artık karbon oranlarıyla yürütülecek.
Kimin sürdürülebilirlik belgesi varsa, o ticaret yapabilecek; kimin yoksa o sistem dışına itilecek. Bu, çevre koruma değil, yeni bir ekonomik hiyerarşidir.

Gerçek sürdürülebilirlik, adil üretim hakkını koruyan sistemdir, doğayı değil, sermayeyi koruyan değil. Çünkü bugün “yeşil” olan her politika, bir başka ülkenin sanayisini griye çevirmek için kullanılıyor.

Ve yeni çağın en sessiz sloganı şudur: Sürdürülebilirlik, artık yeni ticari silahtır.

Yorum Gönder

0 Yorumlar